Devletin gübre politikası : Derin olan kuyu mu, kısa olan ip mi?

Home / organik gübre / Devletin gübre politikası : Derin olan kuyu mu, kısa olan ip mi?
Organik Gübre

Tarımsal faaliyetlerin temel girdilerinden biri de gübredir. Yapılan araştırmalar, tarım sektöründe gübre maliyetinin yaklaşık yüzde 20 olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, çiftçinin organik gübre kullanımını daha bilinçli yapması halinde üretimi yüzde 50 artırılabileceğine vurgu yapıyor. Yine istatistiklerin ortaya koyduğu diğer veriler ise; dünyada hektar başına yaklaşık 116 kilogram gübre kullanımı söz konusuyken; Türkiye’de bu oran ortalama yüzde 95 kilogram seviyelerinde kalıyor. AB ve diğer gelişmiş ülkelerde ise bu oran 200 kilogramın üzerine çıkıyor. Peki,devletin gübre politikasında derin olan kuyu mu, kısa olan ip mi?

Gübre Politikası ve Organik Gübre
Gübre Politikası ve Organik Gübre

Gübre Politikası ve Organik Gübre

Üç çeşit gübre bulunuyor

Peki tarım uygulamalarında veya bitkisel üretimde genelde hangi gübreler kullanılıyor?  Ana hatları ile gübre çeşitlerini incelediğimizde; kimyasal, organik gübre olarak üçe ayırldığını görüyoruz. Kırmızı Kaliforniya solucanı gübresi olarak da bilinen solucan gübresine yönelik olarak son dönemde kayda değer çalışmalar bulunuyor. Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan alınan 2017 verilerine göre, yurt genelinde 3.3 milyon ton kimyasal, 730 bin ton organik, 6 bin ton solucan, 278 bin ton mikrobiyal ve 220 bin ton organomineral gübre üretimi yapılıyor.  Tarımsal girdi olarak değerlendirilen; tohum, ilaç, mazot, sulama gibi girdilerin yanı sıra Türkiye’de kimyasal gübre alanında da kayda değer oranda dışa bağımlı yani topraklarımızı ve bitkiler üzerinde zararlı atık bırakan kimyasal gübreyi ithal ediyoruz.

Öte yandan yine Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada; özellikle son beş yıl içinde yaklaşık 5.5 milyon ton kimyasal gübre kullanan Türkiye, söz konusu rakamın ancak 3.3 milyon tonunu kendi topraklarında üretebiliyor. Rakamlardan da anlaşılacağı üzere üretilen miktar, yurt genelinde yapılan tarımsal faaliyet göz önünde bulundurulduğunda yeterli değil. Diğer taraftan yerli olarak yerli ürettiğimiz  kimyasal gübrenin hammaddesini de yine ithalat ediyoruz.

Gübrede artan ithalat oranları fiyatı etkiliyor

Türkiye’de tarımsal faaliyeti içinde yer alan çiftçilerin en çok şikayet ettikleri konular içinde gübre fiyatları başı çekiyor. Sektörde diğer yüksek girdi fiyatlarında olduğu gibi gübre fiyatları da tüketiciye yansıyor. Yapılan araştırmalar yurt genelinde son beş yıldır gübre tüketiminde herhangi bir artış olmaması hatta bazı yıllarda düşüş göstermesi çiftçinin yüksek fiyat nedeniyle gübreyi tercih etmediğini ortaya koyuyor.

Öte yandan yurtiçinde üretilen kimyasal gübrenin hammaddesi olan; potasyum, fosfat kayası ve doğalgaz Türkiye’de olmadığı için yine ithalat yolu seçiliyor. Yurt genelinde ihtiyaç olmasına rağmen çiftçi tarafından kullanılmaması fiyatların yüksek olmasına, fiyatların yüksek olması da ithalata bağlı… Kimyasal gübrede yüzde 95’e uzanan dışa bağımlılık ise fiyatların kontrol altına alınmasını engelliyor. Başka bir ifade ile döviz arttıkça gübre fiyatı da yükseliyor.

Kırmızı kaliforniya solucanı ile solucan gübresi üretmek istiyorsunuz. Peki bu konuda devlet desteği var mı? İşte solucan gübresi devlet desteği .

 

Leave a Reply

Your email address will not be published.